
Maskelerimizin Altındaki Değersizlik Duygusuyla Nasıl Başa Çıkabiliriz?
“Kendime dair ne zavallı fikirlerim olduğunu tahmin bile edemezsiniz; ve bunların ne kadar azını hak ettiğimi”. — W.S. Gilbert, İngiliz oyun yazarı ve şair
Çoğu insan hayatını istediği şekilde yaşayamadığı ve yapmak istediği şeyleri yapamadığı için pişmanlık duyar. Geçmişe dönüp “Keşke yapsaydım,” diye düşünerek pişmanlık içinde yaşamanın nasıl bir duygu olduğunu bir düşünün…
Bunu deneyimlemek zorunda kalmamanız ve kendi öz değerinizi fark etmeniz için bir kontrol listenizin olması, atacağınız ilk adımdır. Bu kontrol listenizde aşağıdaki sorulara cevap verebilirsiniz. Bu sorulardan herhangi birine “hayır” cevabı verdiğiniz takdirde bu yazı tam size göre!
- Kendimi seviyorum.
- Kendime dışarıdan bakıyorum ve kendim için vakit ayırıyorum.
- Edindiğim yaşam tecrübem sayesinde kendimle gurur duyuyorum.
- Kendimle ilgili gerçekçi olmayan bir beklentim yok.
- Kendimi değerli buluyorum.
- Kendime karşı yapıcı eleştirilerim var.
İlgini çekebilir: İnsanları Okuma Sanatı: Beden Dili Uzmanından Bu 9 İpucunu Deneyin!
Özgüven sıkıntısı yaşayan insanlar, aynı zamanda aşağıdaki belirtileri de göstermektedir:
- Yorgunluk,
- Baş ağrısı,
- İsteksizlik,
- Suçluluk duygusu,
- Öfke,
- Konsantrasyon eksikliği,
- Kilo kaybı ya da artışı,
- Endişe ve huzursuzluk hissi,
- Karşısındakilere hayır diyememe.
Bu belirtilerden veya davranışlardan en az üçüne sahipseniz okumaya devam edin.
İletişimde beden dilinin önemi
Özgüvenli bir tavır sergilemek için en önemli adım beden dilidir. Karşımızdakini anlamak, onunla sağlıklı bir ilişki kurmak ve bunu yönetebilmek için beden dili oldukça etkilidir. Beden dili, karşımızdakinin duygularını anlamamızı ve onlara karşılık vermemizi sağlar. İlk kez karşılaştığınız birini düşünün; beden dilini, sözlerini, ses tonunu. Şimdiyse bunlardan hangilerinin sizi ne derece etkilediğini (toplamı 100 puan olacak şekilde) puanlayın.
İlgini çekebilir: Benliğimize Biçtiğimiz Değer: Öz-değerimizi Belirleyen 7 Alan
Bu konu ile ilgili yapılan araştırmalar sonucunda, iletişimde beden dilinin %55, ses tonunun %38, sözlerin ise %7 oranında etkili olduğu belirlenmiştir. Bu sonuçtan yola çıkarak beden dilinin ne kadar önemli olduğunu görebilirsiniz. Göz teması, jest ve mimikler, duruş ve yüz ifadesi beden dilini oluşturmaktadır. Göz temasından kaçınma, ortama uymayan jest ve mimikler (ilgisiz veya aşırı heyecanlı bir tutum ya da parmaklarla oynama, kazağı çekiştirme gibi hareketler), karşılaşmalarda çok yakın ya da çok uzak bir mesafede durulması, söyledikleriniz ile yüz ifadenizin uyumu, dikkat edilmesi gereken beden dili hareketleridir.
Dış dünyaya dair olaylar öz güvenimiz açısından önemli rol oynar. Öz güven/gerçek güven; zayıf olduğumuz, diğer bir deyişle gelişime açık olduğumuz, alanlar kadar sahip olduğumuz nitelikleri de –kendimize haksızlık etmeden ve dürüstçe– değerlendirdiğimizde oluşur. Öte yandan kendimizi iyi hissettiren şeyin ne olduğunu bilmemiz, hayatımızın kontrolünü ele almamızı da kolaylaştırır. Öz güvenli bir tutum sergileyebilmemiz için bir eylem planımız hazır olmalıdır. Bu eylem planında;
- başarılı olduğunuz becerilerinizi,
- gelişime açık yönlerinizi ve geliştirilmesi gereken becerilerinizi
- ve bu becerilerinizi nerede ve nasıl kullanacağınız sorularını cevaplamalısınız.
İlgini çekebilir: Beden Farkındalığı: Bedeninizin Dilinden Anlıyor musunuz?
Yaşam denetimi
Beden dilinin yanı sıra yaşam denetimimiz de değersizlik hissimizi azaltmada oldukça etkilidir. Hayatımızda değiştirmemiz gereken alanları bulmak için yine bir eylem planımız olmalı ve bu eylem planında yaşam alanı, iş, kariyer, aile, sağlık vb. kategoriler düzenleyerek her biri için sevdiğiniz ve sevmediğiniz şeyleri yazarak, sevmediğiniz alanlar üzerine, bunları değiştirmek için ne gibi aksiyon almanız gerektiğini sorabilirsiniz. Örneğin, iş hayatınızda etkili bir sunum yapabilecek biri olmak istiyorsunuz ve bu konuda ilerlemeye karar verdiniz. Ya da kişisel olarak nasıl daha girişken olacağınız ile ilgili eğitimler almayı düşünüyorsunuz. Eğer planlarınızı yazarsanız onları gerçekleştirme ihtimalinizin arttığını göreceksiniz. Bu yaşam denetimini yıllık olarak hazırlayıp üç aylık dönemlerde kontrol ederek izleyebilirsiniz.
Yaşam denetiminizi gerçekleştirmeye başlamak, beden dilini kullanmak, insanların sizi nasıl gördüğünü bilmek, sizi motive eden unsurların farkına vararak bunların üzerine gitmek ve hislerinizin farkına varmak; değersizlik hissinizin azalmasına ve öz güveninizin artmasına yardımcı olacaktır.
Hayatınızın kontrolünü ele aldığınızda güveniniz artar ve hayatınıza bir seyirci olarak baktığınız süre azalır…

